"My name is Rümeysa. I majored in Industrial Design and I’m now doing my Masters in History of Art. I was an exchange student in South Korea and this opportunity, strangely enough, got me interested in Turkish arts and crafts.
I started to think about designs based around the Turkish culture. I felt as though there was an absence of cultural topics in my design education, this was what led me to design stuff at home. I fell in love with Turkish embroidery and saw the richness of our culture. That’s how I created Rehrev.
I took an embroidery course over a year. I did as much research as I could to come up with different designs.
I then applied to an institution for entrepreneurs, and presented my business idea, fortunately I got accepted. After that I started to produce my hand bands. My studio is still new and I've a lot more to learn. Since I work alone, I'm having a hard time taking care of every aspect of my business. I believe in my initiative and know that everything will work out eventually. I put all my energy into producing good quality products.
I hope all the Turks are aware of the cultural richness they have. I especially support and encourage creative women to pursue their art ambitions, and just go for it."
Rümeysa Memiş, Founder of Rehrev.
"İsmim Rümeysa Memiş. 2016’da Endüstri Ürünleri Tasarımı bölümünden mezun oldum. Şimdilerde Sanat Tarihi yüksek lisansı yapıyorum. Üniversitedeyken Güney Kore’de değişim öğrencisi olarak bulunma imkanı elde ettim. Bu süreç bir şekilde Türk sanat ve zanaat kültürüne yönelmemi sağladı. Türk kültürüyle bağlantılı, günlük yaşantımızda kullanabileceğimiz ürünler düşünmeye başladım.
Sonrasında Türk el nakışı kültürümüzle tanıştım. Tekstil zenginliğimizin farkına vardığım bu süreç Rehrev’in ortaya çıkmasını sağladı.
Rehrev henüz yeni bir stüdyo. Yaklaşık bir sene önce Fikir Sanat Merkezi'ne projemle başvurmuştum. Kabulden sonra ürünlere ve markaya daha çok odaklanarak üretim yapmaya başladım. Zanaati tasarımdan ayırmadan, Türk İslam kültürüyle bağlantılı gündelik hayatta kullanılabilecek ürünler tasarlıyorum.
İşlemenin tarihsel sürecini inceleyip yeni bir yorum getirmek Rehrev ürünlerini özetler nitelikte.
Bütün süreci yönetirken tek olmak, her işe ayrı bir zaman ayırmanızı gerektirdiği için zorlayıcı olabiliyor.
Benim için en değerlisi kalite, güzel geri bildirimler ve insan için kalıcı kültür ürünleri bırakabilmek.
Kadınların kültür sanat faaliyetlerinde aktif bir şekilde rol almalarını destekliyorum. Çünkü kültürün özellikle kadınlar eliyle kalıcılığını kazandığına inanıyorum.
Kültürel zenginliklerimizin bilincinde olmak ümidiyle."
Rümeysa Memiş, Rehrev'in kurucusu.
I started to think about designs based around the Turkish culture. I felt as though there was an absence of cultural topics in my design education, this was what led me to design stuff at home. I fell in love with Turkish embroidery and saw the richness of our culture. That’s how I created Rehrev.
I took an embroidery course over a year. I did as much research as I could to come up with different designs.
I then applied to an institution for entrepreneurs, and presented my business idea, fortunately I got accepted. After that I started to produce my hand bands. My studio is still new and I've a lot more to learn. Since I work alone, I'm having a hard time taking care of every aspect of my business. I believe in my initiative and know that everything will work out eventually. I put all my energy into producing good quality products.
I hope all the Turks are aware of the cultural richness they have. I especially support and encourage creative women to pursue their art ambitions, and just go for it."
Rümeysa Memiş, Founder of Rehrev.
"İsmim Rümeysa Memiş. 2016’da Endüstri Ürünleri Tasarımı bölümünden mezun oldum. Şimdilerde Sanat Tarihi yüksek lisansı yapıyorum. Üniversitedeyken Güney Kore’de değişim öğrencisi olarak bulunma imkanı elde ettim. Bu süreç bir şekilde Türk sanat ve zanaat kültürüne yönelmemi sağladı. Türk kültürüyle bağlantılı, günlük yaşantımızda kullanabileceğimiz ürünler düşünmeye başladım.
Sonrasında Türk el nakışı kültürümüzle tanıştım. Tekstil zenginliğimizin farkına vardığım bu süreç Rehrev’in ortaya çıkmasını sağladı.
Rehrev henüz yeni bir stüdyo. Yaklaşık bir sene önce Fikir Sanat Merkezi'ne projemle başvurmuştum. Kabulden sonra ürünlere ve markaya daha çok odaklanarak üretim yapmaya başladım. Zanaati tasarımdan ayırmadan, Türk İslam kültürüyle bağlantılı gündelik hayatta kullanılabilecek ürünler tasarlıyorum.
İşlemenin tarihsel sürecini inceleyip yeni bir yorum getirmek Rehrev ürünlerini özetler nitelikte.
Bütün süreci yönetirken tek olmak, her işe ayrı bir zaman ayırmanızı gerektirdiği için zorlayıcı olabiliyor.
Benim için en değerlisi kalite, güzel geri bildirimler ve insan için kalıcı kültür ürünleri bırakabilmek.
Kadınların kültür sanat faaliyetlerinde aktif bir şekilde rol almalarını destekliyorum. Çünkü kültürün özellikle kadınlar eliyle kalıcılığını kazandığına inanıyorum.
Kültürel zenginliklerimizin bilincinde olmak ümidiyle."
Rümeysa Memiş, Rehrev'in kurucusu.
Comments
Post a Comment